22 Mart 2014 Cumartesi

ÇOCUKLARIN BULAŞICI HASTALIĞI KIZIL

Son dönemlerde sık karşılaştığımız bir bulaşıcı hastalık Kızıl.
Kızıl korkulacak bir hastalık değildir. A grubu beta hemolitik streptekok denilen bakterinin ürettiği toksinler ile oluşan bir hastalıktır. Uygun tedavi ile kolayca tedavi edilebilir.



Her yaşta görülebileceği söylenmekle beraber en sık 5-12 yaş arası görülür. Erişkinlerde o yaşa kadar genelde toksine karşı antikor geliştiği için görülmez.
Hastalık öncelikle solunum yolu ile bulaşır. Aynı bardağı veya kaşığı kullanmakla bile bulaşabilir. Kuluçka süresi 1-7 gündür. Genellikle hastalık ateş (39-40oC) ve boğaz ağrısı ile başlar. Bazen üşüme, kusma, karın ağrısı da eşlik edebilir. Bu belirtilerden 12-24 saat sonra döküntü başlar. Döküntü önce yüz ve boyundan başlayıp kısa süre içinde tüm vücuda ( el içi ev ayak tabanı hariç) yayılır. Kırmızı , toplu iğne başı büyüklüğündeki kabarık döküntüler cilde zımpara kağıdı hissi verir. Döküntüler basmakla solar. Dil önce beyaz görünümde olup, hastalık ilerledikçe kırmızı lekeler ile kaplanır. Hastalık için tipik olan çilek dili görünümü alır.
Çocuk son derece bitkin ve iştahsızdır. Döküntüler 5-7 gün içinde pullanarak soyulmaya başlar. Soyulma 6 haftaya kadar sürebilir. Bu arada boyundaki bezeler ve bademcikler şişebilir. Kızıl hastalığında genellikle kaşıntı beklenmez ama olabilir.Ayrıntılı fizik muayene ve yapılan laboratuar testleri ile kolaylıkla tanı konulur.
Döküntüden 5-7 gün sonra pullanarak soyulma başlar. Bulaştırıcılık belirtilerden 1 gün sonra başlar. Uygun tedavi ile 24 saat sonra sona erer.
 Kızıl solunum yolu ile bulaşır. Ayrıca aynı kaşık, bardak kullanmak ile de bulaşabilir. Uygun tedaviye kadar bulaş devam ettiği için izole etmek önemli diye düşünüyorum. Birden fazla kez geçirmek mümkün ama nadirdir.
Tedavi olarak,losyonda verilebilir. Özellikle parfüm içermeyenler. Bir sakıncası yok, su çiceğinde losyonu bulaştırıcılığı önlemek için lezyonların üzerine süreriz ama kızılda bunun önemi yok.
Kızıl olan bir çocuğun bol sıvı tüketmesi önemli. Ilık çaylar, çorbalar ve bazen de soğuk içeceklerde iyi gelebiliyor.
Ilık banyo öneririm. Banyo hem rahatlatıyor hem de kızarıklık ve hassasiyeti azaltıyor.
 Kızılın çeşitleri yok, ama semptomlar ve belirtiler farklı olabilir. Tekrarlama ihtimali olmak ile beraber bu çok nadirdir. 10 yaşın üzerinde %80 antikor oluştuğu için görülme riskide çok ciddi azalıyor.
Kızıl  uygun ve doğru tedavi edildiğinde sorunsuz kısa sürede iyileşir. Tedaviye zamanında başlanılmaması durumunda bakterinin ürettiği toksinlere bağlı olarak böbrek dokusu iltihabı, eklem iltihabı ve kalp kası / kapakçıklarının iltihabı ( akut romatizmal ateş) gibi çok ciddi komplikasyonlara neden olabilmektedir.
Bulaşıcılık dönemi boyunca evde kalınması ve diğer ev sakinlerinden çamaşır, bardak , tabak vs ayrılması önemlidir. Temas sonrası sabunla ellerin yıkanmasını şiddetle öneriyorum. Uygun tedavi, hafif, sulu gıdalar tüketilmesi, kaşıntı var ise antihistaminik ilaçlar, losyonlar kullanılması ve banyo yapılması tercih edilmelidir.
Kızıl,uygun antibiyotik ile tedavi edilebilen ve kısa sürede iyileşebilen bir hastalıktır.
Etken bakteri olup öncelikle solunum yolu ile bulaştığı içinde kapalı ortamlarda bulunmamalarını ve alışveriş merkezlerine tenha saatlerde gidilmesini öneriyorum.
Kızılın aşısı yoktur.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder